"Kahve sevmeyen var mııı?" bir reklam başlangıcı gibi oldu ama... Ses yok, yani sevmeyen yoktur.. Yani vardır da çok azdır. Gerçi onlardan biri de beni bulmuş, eşim :) Ben çok severim, hatta kahvenin her türlüsünü. Türk kahvesi, espresso, cappucino, latte, macchiato, mocha... Kahve değil mi hepsi benim için aşk... Soğuk ya da sıcak hiç fark etmez.
Hatırlıyorum da Bulgaristan'da yaşadığımız dönemde (10 yaşımdan önce demek ki) neskafeyi az bir su ile karıştırırdık ki sıcak suyu koyunca bol köpüklü olurdu... Sene 1989 :) Sonra bir daha lisede hatırlıyorum, üniversiteye hazırlık zamanları uyumamak için içerdim de hiç fayda etmezdi. Yine uyurdum. Gerçi hala da kahve bende uykusuzluk yapmaz... Gece 23te içeyim 23.20de çoktaaaannn uykuya dalmış olabiliyorum. Bu yazıyı da saat 23.52 şu anda ve ben keyif için aldım kahvemi, yazmak istedim...
Hatırlıyorum da Bulgaristan'da yaşadığımız dönemde (10 yaşımdan önce demek ki) neskafeyi az bir su ile karıştırırdık ki sıcak suyu koyunca bol köpüklü olurdu... Sene 1989 :) Sonra bir daha lisede hatırlıyorum, üniversiteye hazırlık zamanları uyumamak için içerdim de hiç fayda etmezdi. Yine uyurdum. Gerçi hala da kahve bende uykusuzluk yapmaz... Gece 23te içeyim 23.20de çoktaaaannn uykuya dalmış olabiliyorum. Bu yazıyı da saat 23.52 şu anda ve ben keyif için aldım kahvemi, yazmak istedim...
Kahve, kökboyasıgiller (Rubiaveae) familyasından Coffea cinsinde yer alan (eczacılıktaki botanik dersi notlarını unutsam da vikipedi imdadıma yetişti) bir ağaç ve bu ağacın meyve çekirdeklerinin kavrulup öğütülmesi ile elde edilen tozun su ya da süt ile karıştırılmasıyla yapılan bir içecektir...
Çiçekleri beyaz ve hoş kokulu, kirazı andıran kırmızı meyvesinin içinde iki çekirdek bulunan, dikildikten 3 yıl sonra meyve vermeye başlayıp, 20-30 yıl meyve veren bir ağaçtır... Nemli ortamı sevdiğinden, kahve ağacını düzenli yağışın olduğu tropik bölgelerde yetiştirilmesi gerekir.
Çiçekleri beyaz ve hoş kokulu, kirazı andıran kırmızı meyvesinin içinde iki çekirdek bulunan, dikildikten 3 yıl sonra meyve vermeye başlayıp, 20-30 yıl meyve veren bir ağaçtır... Nemli ortamı sevdiğinden, kahve ağacını düzenli yağışın olduğu tropik bölgelerde yetiştirilmesi gerekir.
Vikipedi'de araştırırken şu bilgi ilgimi çekti :) Eğer kahve, yanardağı eteğinde yetiştiriliyorsa kül kokuyormuş, Muz ağaçları gölgesinde yetiştiriliyorsa da daha aromatik bir tadı oluyormuş... İlginç değil mi? Brezilya, kahve üretiminde dünya birincisiymiş.
Peki "Türk Kahvesi" neden bu isimde biliyor musunuz? Türkiye'de yetiştirildiği için değil ki bir dönem denenmiş olmamış, yeni yeni Mersin ve Anamur bölgesinde yetiştirilmeye başlanmış. Bakalım sonuç ne olacak.. İsmi ise sunumundan dolayı; Telvesi ile servis edilen tek kahve sunum çeşididir ve Türkiye'de başlanmış bir servismiş. Bu arada Bulgaristan'da da "Tursko Kafe" derler, yani "Türk Kahvesi"dir anlamı :)
Kahvemi yudumlarken yazına denk geldim.Bir çırpıda okudum :)
YanıtlaSilAfiyet olsun Filiz'cim... Ama kahve aşktır dimi?
SilBen de çok severim 😊 Çalışırken her çeşidi içerdim ama evde olduğumdan beri, her sabah klasiğim kahvaltı sonrası bir şekersiz kahve . Enerji veriyor ;) bi de kapayıp falcı bacıdan da falımı alıyorum 🙈
YanıtlaSil