Reis İle "Anılardan Geleceğe Yerli Malı Haftası"

Her yıl 12-18 Aralık günleri arasında kutlanan Yerli Malları Haftası nedeniyle biz de Reis Gıda'nın davetlisi olarak Taksim Point Hotel'de ‘Anılardan Geleceğe Yerli Malı Haftası’ etkinliğine katıldık.... Biz blogerlar yanı sıra basından da büyük ilgi gören etkinlikte Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis bir konuşma gerçekleştirdi...

İşte konuşmasından bazı notlar...

2015'e 5 Kala...

2015'e 5 gün kala sizlerle yeni yıl konseptli karelerimiz paylaşıyoruz... Geçtiğimiz hafta sonu çok eğlenerek çektik biz bu kareleri... Aslı "ben kardan adama sarılıcam", "ben karadan adamın elini tutucam" diye diye bizi güldürdü çekim boyunca...

 

Aslı 3 Yaşında

Güzel prensesim, minik kuzum Nice mutlu yaşların olsun. 

Seni çok seviyoruz. 

Yeni Yıl Geliyor...

Yeni yıla kaldı şunun şurasında 12 gün... Ben yarın kuzularla bir yılbaşı çekimi yapmayı planlıyorum.. Tabii kızlar buna nasıl tepki verir, benim isteklerim karşılarlar mı bilmiyorum :)

 

Ben de hadi bari objelerle yeni yıl çekimi yapayım önce dedim... Eczanede kahvelerimi yeni yıl konseptli hazırladım, fotoğraf çekimine kadar kahvem soğudu ben de soğuk soğuk içtim...

 

İBS Anne-Bebek-Çocuk Fuarı...

Her yıl olduğu gibi bu yıl da çok eğlenceli ve bol aktiviteliydi fuar... Ben fuara cuma Aslı ile; pazar Aysu ile gittim... Bir çocuğu götür ötekini götürme olmaz ama dimi:)))

İlk gün anane ile gittik...

Haftasonu Aysu ile Ankara-Konya

Haftasonu çocuklar için bir gezi planı oluşturduk... Daha önce Rusya gezimizi, Antep gezimizi beraber yaptığımız Arzu-Gökçer çifti ve oğulları Rüzgar ile Ankara-Konya gezisi yapacaktık...

Planımız Ankara'ya hızlı tren ile gitmek, Anıtkabir Ata'mızı ziyaret etmek, yine hızlı tren ile Konya'ya geçip, Mevlana ziyareti yöresel tatlar tatmak ve uçak ile İstanbul'a dönüş...

Sabah daha hava bile ağarmadan arabamıza atladık... Önce Ataşehir'den arkadaşlarımızı da alıp Sabiha Gökçen'e arabamızı park etmeye gittik... Amaç dönüşte uçaktan iner inmez arabamız yanımızda olsun... Neyse oradan da taksi ile Pendik'e geçtik tren saatini beklemeye başladık... Evet diyeceksiniz bu kadar zaman kaybındansa araba ile yola çıksanız zaten Ankara'ya varmıştınız... Ama bizim amaç "Yüksek Hızlı Tren"i test etmeki...

Ama ilk bindiğimizde YHT tam bir fiyaskoydu... Saatte 60-70km ile gidiyor... Meğer belli bir yere kadar hala eski yolu kullanıyormuş... Yani tın tın gittik... Ama Eskişehir-Ankara arası harika sabit saatte 250km ile gidiyor...

 

İBS Anne Bebek Çocuk Fuarı'na Son 4 Gün...

 

TURKCELL ana sponsorluğunda 12-14 Aralık tarihleri arasında Harbiye İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenecek Türkiye’nin en trend "Anne Bebek Çocuk Fuarı" IBS’nin lansman partisi harika bir mekan olan Happy Nest’te yapıldı.

Fatoş'um ile Hamsili Pilav Günü...

Fatoş'um ile bir etkinlikte tanışmıştık tam bir  yıl önce... Sonrasında sosyal ağlardan takip, yazışmalar derken kendi etkinliklerine davetle görüşmelerimiz sıklaştı...
 

 

Aysu'nun Haftasonu Ödevi

Ödev bize mi Aysu'ya mı verilmiş anlamadım ama ben ve Aysu çok eğlendik bu hafta sonundaki ödevden... Vee dedim ki seneye bizi neler bekliyor acaba...

Porto....

2013 Ekim ayında çıktığımız İspanya-Portekiz ve Güney Fransa turumuzda Andora, Barcelona, Zaragoza ve Madrid'i yazmış ama sonrasında kalmıştım... Araya başka geziler girdi, etkinlikler girdi bu gezi yazılarım kaldı da gitti... alevgeziyor isminin hakkını vermek lazım dimi???? Hadi bakalım Portekiz'de sıra... Porto ile başlayalım... Bol fotoğraflı yazı olabilir...

Sabah çok erken saatlerde hava bile ağarmadan Madrid'ten yola çıktık... Yaklaşık 6 saatlik (600 km) yolumuz vardı... Kahvaltımızı bile oyalanmamak için arabada yapmayı tercih ettik... Akşam marketten aldığımız kahvaltılık malzemelerle arabada bildiğiniz ziyafet yaptık... Size tavsiyem bol bol mozarella peyniri yiyin çünkü çok uygun fiyatları (250 gr 1,25 €)

Hediyeli Yazı; Çocuklar ve Anneler Torium Snowparkta...

Hafta sonu kar gelmeden biz yine kar ile haşır neşir olduk... Luna Organizasyon Ve Hassas Anne Ece'nin daveti ile Torium AVM'de bulunan SnowPark'taydık... Geçen sene de gitmiştik çok eğlenmiştik... Bu kez kuzenim Melek ve oğlu Deniz Kaan da eşlik etti bize...

Aysu'dan Günün Kombini....

 

Bir hafta sonu Poyraz Köye yolumuz düştü...

Ben de farklı bir ortam Aysu'nun bir kaç karesini çektim... Sonra bu moda çekimi gibi oldu walla...

 

Ah bu yeşil demir kapı ile kıyafetin zıtlığı nasıl da uyum içinde :)))

 

 

Zorlu'da Sonbahar...

Geçtiğimiz hafta sonu için kuzenim Zorlu PSM'de gösterimde olan "Kibritçi Kız" Müzikaline 4 tane bilet almıştı... Aysu'yu da çağırdılar gittik hep beraber... Aynı hafta sonu Zorlu'da Sonbahar Festivali de varmış... Çeşit çeşit etkinlikler... Adım başı şemsiyeli gösteriler; ikramlık bozalar, salepler, simitler, kestaneler... Önce Aysu ile tek gitmiştim ama içim rahat etmedi annemi de aradım "al Aslı'yı da gel" dedim...

Lukapu'dan Aile Çekimi...

İlkbaharda Antep-Adana-Hatay gezisi yapmıştık bu yazımda hatırlarsınız... Gezi sonrası beraber gittiğimiz arkadaşlar bize gezimizin özeti olarak Lukapu'dan fotokitap hazırlamışlardı... Daha önce adını duyduğum halde nedense hiç denememiştim... Ama fotokitabım elime geçince neden ben daha önce yaptırmamışım dedim... Hemen bilgisayarıma programı kurdum... Başladım bütün gezilerimizi fotokitap haline getirmeye...

Artık fotoğraf bastırıp onları nasıl saklarım diye düşüneceğinize siz de fotoğraflarınızla güzel bir hikaye yaratıp kitap haline getirebilirsiniz...

Bloggerlarla Kışa Merhaba Buluşmasi...

Seyhan ve Füsun ile yaza merhaba demiştik ben de burada yazmıştım... Eeee madem kış geliyor "Bloggerlarla Kışa Merhaba" diyelim demişler ve bu etkinliğe beni de davet etmişler...

Mekan olarak Happy Nest kapılarını açmış... Benim de çok merak ettiğim bu mekanı yakından görme fırsatım oldu... Mekan çok güzel... Hep kitap, hem oyuncak hem aktivite merkezi...

Beden Atölyesi 5 Yaşında

Uzun zamandır takip ettiğim "Beden Atölyesi"ni arkadaşım Esra'nın nam-ı değer Latigül'ün daveti ile tanışmış oldum... Güzel bir kahvaltı eşliğinde arkadaşlarımla sohbetle başladık güne...

 

Eyvah Çocuğum Yemek Yemiyor...

 

"Çocuğum yemek yemiyor mu?'' yoksa ''Ben çocuğuma yemek yediremiyorum'' yoksa ''Onun kendi kendine yemek yemesine sabrım yok'' mu???

Geçen haftalarda HThayat'ın düzenlediği ''Eyvah çocuğum yemek yemiyor'' seminerindeydim... Ve ben anladım ki benim kızlar yiyor ama ben onların kendi kendine yemeleri için gereken fırsatı ve süreyi vermiyorum....

Uzman Psikolog Iraz Toros Suman ve mutfak şefi Yelda Onan çocuğumuzu nasıl doğru besleyeceğimizi anlattılar. Gelelim seminerden notlarıma....

Dedem

Ben tek cocuk olduğum gibi bir de tek torundum rahmetli babaannemin ve dün gece rahmetli olan dedemin. E haliyle Aysu, Aslı ve ben onun için çok özeldik. İsimler de çok yakın olunca hep karıştırırdı bizi. Hele Asli ilk doğduğunda evde geçen konuşmalar da böyleydi.
"Aysuuuu işe gidecek misin?" Bana sesleniyor.
"Dur biraz Aslı Alev'i emziriyor." Tam tersi olacakken.

Büyük dedemiz, dede ve anane ile birlikte yaşadığı için haliyle Aysu ve Aslı da onunla büyüdüler. Çok da güzel oynarlardı büyük dedeleriyle. O, onların oyun arkadaşıydı.

Bir de evde dikilecek, yapıştırılacak bişey görseler "büyük dede yapar" derlerdi herşey gelirdi büyük dedenin elinden.

O artık fotoğraflarda, güzel hatıralarda. Mekanı cennet olsun. Canım Dedem, Aysu ve Aslı'nın Büyük dedeleri.

Serap'ın Tanem'ine Baby Shower Partisi

Serap'ımı uzun zamandır instagram ve blog olarak takip ediyordum ama bu yazın başında kendisiyle tanışma fırsatım oldu... Sonrasında da çok güzel bir arkadaşlık başladı. İlk tanıştığımızda bebiş bekliyordu hatta daha cinsiyeti bile net değildi... Ama benim içimden kız demek gelmişti... Ve nihayet Serap artık hamileliğinin sonuna yaklaşırken harika bir "baby shower" hazırlamıştı...

www.cocuklageziyoruz.com Sitesinin Lansmanı

Dört sevdiğim anne güzel bir girişimde bulunup, başka annelere de rehber olmak için ''çocukla geziyoruz'' sitesini kurdular..

Saadet'in "iki çocuklu hayat" lansmanı

Ben tek çocuk olunca, ikinciyi hemen yapmalıyım ki kızım tek kalmasın diyordum... Allah gönlüme göre de verdi 2.5 yıl ara ile iki kızım oldu... Bazen delilik, bazen ne de iyi oldu dediğim anlar oldu... Sonra blogger annelerle tanıştım benden daha cesaretliler olduğunu da gördüm :)) İşte Saadet de tam da bu bahsettiğim cesaretli annelerden biri... Çünkü onun kuzuları 18 ay ara ile doğdu... Ama bir de fiziğine bakın tam fıstık hatun... Bundan dolayı da azcık kıskanmıyor değilim yanii :))

 

Trump Towers'da "Jurassic Adventures"

Aysu çok meraklı dinazorlara.... Yani evdeki winx oyuncakları yanında 5-10 tane kadar da dinazoru vardır... Bazen onlarla oyun oynar, güzel hikayeler uydurur... "Jurassic Adventures" tiyatrosunu duyunca evet kızları götürmem lazım dedim... Aysu tamam da Aslı ne tepki verir pek emin olamadım...

 

 

Turkuazoo Akavryum'da Winx Club Su Altı Gösterisi

Kurban Bayramı boyunca Turkuazoo Akvaryum'da Winx Club'ın su altı gösterisi vardı... Biz de ön gösteriminde oradaydık... Daha önce Aysu 1.5 yaşındayken geldiğimiz Turkuazoo'da o pek bişey anlamamıştı... Ama bu kez hem eğlenceli dakikalar geçirdik hem de winx kızlarının büyülü su altı gösterisini izledik...

Köpek Bakılkarıyla Dalış Maceramız....

Geçtiğimiz hafta #BumerangDeneyimGünleri'nde "Köpek Balıkları ile Dalış" etkinliğindeydim... Daha önce Sharm El Sheikh 'de dalış deneyimi yaşamış ve acayip hoşuma gitmişti... Eşimle de her sene biz bunu tekrarlayalım demiştik... Ama nerdeee... Bumerang'ın bu etkinliğini görünce buna mutlaka katılmalıyım dedim... Ve o şanslı 9 cesur bloggerdan biri ben oldum...

 

 

İki Farklı Emzirme Hikayesi...

1-7 Ekim tarihleri arasında Türkiye'de ve tüm dünyada "Emzirme Haftası" olarak kutlanır... Dünya Sağlık Örgütü (WHO), bebeklerin ilk 6 ay, su dahil hiçbir ek gıda almadan, yalnızca anne sütüyle beslenmesini önermektedir...

Petrogradskaya --- St. Petersburg 4. gün devamı

Ermitaj sonrası troleybusa atlayıp evimize gitmiş ve yemek ve dinlenme molası için yine yollardayız... Bu kez istikamet Petrogradskaya Yakası...

Dünyada ve Türkiye'de Emzirme Araştırması

1-7 Ekim tarihleri arasında kutlanan Emzirme Haftası’na özel araştırma sonuçlarını açıklayan Lansinoh, bu araştırmayla günümüz annelerinin emzirme alışkanlarını ve emzirmeye yönelik tutumlarını gözler önüne serdi.

Emzirme ürünleri grubunda 30 yıldır emziren annelerin en güvendiği marka Lansinoh tarafından yayınlanan uluslararası “Emzirme Araştırması 2014” ilginç veriler ortaya koyuyor.

 

Maybelline Colossal Kajal Göz Kalemi

Geçtiğimiz haftalarda  Four Seasons Hotel'de "Maybelline Colossal Kajal Göz Kalemi"nin yeni marka yüzünü basın davetindeydim...

Çarpıcı görünümün şehirli, dinamik ve trendsetter yönünü yansıtan Maybelline New York'un Türkiye’deki "ilk"  marka yüzü Merve Boluğur oldu...

Katkısız Sevgi...

İlk sevgi anne-baba sevgisi ile başlar... Ama o sevgi, o aşk hiç bitmez ama yenileri de eklenir hayatına... Biri çıkar karşına, sevdiğin adam olur bir anda... Evlenirsin.... Veee hamile olduğunu öğrendiğin anda, işte o anda "Katkısız Sevgi" başlar hayatında... Onunla anne karnındayken daha konuşursun, onun da sana cevap verdiğini anlarsın tekmeleriyle...

Bugün Aşkım'ın Doğum Günü

 

Bugün günlerden 23 Eylül ise, aşk için doğum günü vaktidir...

 

İki prensesle daha da renklenen hayatımızda, yüzün hep gülsün aşkım...

 

Nice Mutlu Yıllar...

 

Anne-Kız Kombini---5---

Anne-kız bir örnek giyinmeyi seviyorum... Bunlar lcw'nın 8-16 yaş bölümünden :)  Benimki 16 yaş :))) Aysu'ya da 8-9 yaş alıp elbise şekline getirdim... O zaten çok sevdi... Bir de kemer taktık ki harika bir elbise oldu kendisine... Giy giy küçülmez :)

 

Bu ağaç süsü kalbi aldı yanına... Fotoğraflarımız kalpli kapli oldu....

 

Prenses...

Artık bu yaz için de yazlık maceramız bitmekle beraber yazlıkta çekilmiş bir sürü fotoğraflarımızı paylaşmadığımın farkındayım... Ara ara bunlara yer vermek istiyorum...

St. Petersburg 4. Gün - Ermitaj Müzesi...

Eveeet uzun bir ara verdim gezi yazılarıma... Ermitaj Müzesi ile devam ediyorum bugün....

Okullar Açılıyor.... Açıldı.... Anaokulunun Önemi

Yaz yaz yaz dedik o da bitti ve bugün büyük prensesim okullu oldu... Anasınıfına başladık.... Seneye mini mini birler olacak... Bu sene farklı bir okula başladığı için ilk hafta oryantasyon olarak geçiyor... Gerçi hemen alıştık, okulumuzu da çok sevdik... Hadi fazla sıkmayayım diye de ilk hafta okula serbest kıyafet ile gönderdim ama bunun sadece bu hafta için olacağını da belirttim...

 

 

Çocukların gelişimi için ilkokuldan önce eğitim dünyasına başlamasının yararları çok fazladır...

 

 

Nehir Bebeğin Yenidoğan Fotoğrafları....

Nehir bebek, bizim can dostlarımız Evren-Sinem çiftinin bitaneleri... Hani İspanya gezisinde hamile bir arkadaşımız da vardı ya işte o bebiş doğdu, yenidoğan fotoğraflarını çekmek de bana kısmet oldu.... Hatta o bebiş bugün tam 4 aylık oldu...

 

Sinem'in annesi de bir marifetli ki sormayın, Nehir için ne kostümler örmüş... Bir balık kız oldu, bir tavşan kız... Çeşit çeşit şapkalar....

Canım Annem

Canım annem torunlarınla, bizlerle nice güzel yaşların olsun inşallah.

Akşam yazliğa gelip hemen mum üfleme faslı ile doğum günü kutlaması yaptık. Tabii mumların yanmasına fırsat vermeden üflendiler :) 

Vasilyevski Adası---St. Petersburg 3. Gün Devamı

Peterhof Saray'ı dönüşü minibüsten indiğimiz Avtovo metro istasyonundan devam ediyor bugünkü gezimiz... Buradan metroya binip (kırımız hat) Mayakovskaya'da yeşil hatta aktarma yapıp Vasileostrovskaya'da iniyoruz... Böylece artık Vasilyevski Ada'sındayız... Büyük Petro, Neva Irmağı deltasındaki en büyük ada olan Vasilyevski Adası'nın, yeni şehrinin yönetim merkezi olmasını istiyormuş... Ama ulaşım zorlukları ve sel baskınlarından dolayı bu projesinden vazgeçmiş ve kent merkezi karşı kıyıdaki Donanma Binası'nın olduğu bölge olmuş... Hatta eski şehir planlarında olan ama hiçbir zaman kazılamayan irili ufaklı kanalların izleri, kuzey-güney yönünde ilerleyen ve liniyi olarak bilinen numaralı sokaklarda görülebilir...

Biz de işte bu sokakların birinde en hareketlisinde (yani kafelerin olduğu-6. liniya) bir kahve ve dinlenme molası verdik...

 

Yoksa sizin evde yemek seçen biri mi var?

Çocuğunuzu her şeyden çok sevdiğinizi biliyoruz. Sizin için hayattaki en önemli şey, büyüme çağındaki çocuğunuzun iyi beslenmesi ve dolayısıyla gelişimini en iyi şekilde tamamlayabilmesi. Bunun için de, çocuğunuzun düzenli olarak, birçok gıdadan yemesini istiyorsunuz. Haklısınız... Ama bazı şeyler zaman alır.

Çocukluk ve okul öncesi dönemde, iştahsızlık ve yemek seçme, çok sık rastlanan bir durumdur. Türkiye’de 10 yaş altı her 3 çocuktan 1’i yemek seçiyor¹. Hemen panik yapmadan önce, çocuğunuzun yemek seçen bir çocuk olup olmadığını anlamak için, testimize katılmaya ne dersiniz?

http://vitasure.com.tr/cocugum-yemek-seciyor/yemek-secen-cocuk-testi²

Yemek seçme ile baş etmenin en önemli yolu, ebeveynlerin yeme düzeni kurması, çocuğun aile sofrasının bir parçası olmasını sağlaması ve çocuğa kendi yeme alışkanlıkları ile örnek olmalarından geçer. Ebeveynler doğal yiyecekler ile dengeli bir beslenme alışkanlığı oluşturmayı başarırlarsa, en mutlu sofraların da temeli atılmış olur.

Tabi bütün bu davranışlar, zamanla şekillenir. Bu sürede, çocuğun beslenmesinin eksik kalmadığından emin olmamız da gerekir. Beslenmesi, protein, karbonhidrat ve yağ gibi makro besinler ile vitamin, mineral gibi mikro besinleri dengeli ve içeriği çocuğun ihtiyaçlarına uygun olarak geliştirilmiş besin takviyeleri ile desteklenmelidir. Tüm bunlar gözünüzü korkutmasın, besin takviyeleri de lezzetiyle sizi şaşırtabilir.

İşte bu süreçte, sizi VitaSure ile tanışmanızın tam zamanı! VitaSure, tam ve dengeli beslenmeye destek olmak için özel olarak geliştirilmiş, takviye edici gıdadır. Vitaminler, balık yağları gibi takviyeler sadece mikro besinleri ve esansiyel yağ asitleri desteklerken, VitaSure bunlara ek olarak, protein, karbonhidrat ve yağ gibi büyümenin yapı taşları olan makro besinleri de içerir. Vanilya ve çikolata aromalı çeşitleri ile farklı lezzetler sunar.

Çocuğunuz doğru beslenme alışkanlığı kazanana dek, sağlıklı büyümesine ve zihinsel gelişimine yardımcı olmak için lezzetli yardımcınız VitaSure, hep yanınızda.

http://vitasure.com.tr/

1.IPSOS 2011, 1-10 yaş arası çocukları olan 815 anne ile 12 şehirde Türkiye temsili örneklemle yapılmış Anne Araştırma Sonuçları.

2.Kerzner B. Clinical investigation of feeding difficulties in young children: a practical approach. Clin Pediatr 2009 48:960  

Bir boomads advertorial içeriğidir.

"Annesi ve Yavrusu" ile "Halası ve Kuzusu"

Bayram için gittiğimiz İzmir'e belki bir iki "anne-kız" fotoğrafı çekiliriz diye kıyafetlerimizi almıştım... Halamız da Aysu ile giyinip ben de çekileyim dedi, ama Aysu "onlar anne kız kıyafeti" diye cevap verdi... Biz de "siz de hala yeğen olarak çekilirsiniz" dedik... Yeğen ne ki diye sorunca da "Sen halanın yeğenisin" dedik... "Hayır biz hala torunuz" dedi... Tamam ne olursa olsun yeter ki giysin dimi:) Ama sonuç yine de Aysu hala ile giyinmeyip Aslı hala ile takım oldu :))))

Sonuçta da böyle şirin kareler çıktı...

Peterhof Büyük Saray --- St. Petersburg 3. Gün...

Daha önceki günleri için; buraya, buraya ve buraya bakabilirsiniz....

Bugün ilk durağımız merkezin biraz dışında olan Peterhof'daki "Büyük Saray" var.... Gidiş için iki seçenek vardı...İlki; Ermitaj Müzesinin önünden kalkan hidrofil adlı hızlı feribotlarla  Saray'ın kıyısına ulaşabilirsiniz... Gidiş 45 dakika sürüyor ve gidiş geliş fiyatı 800 Ruble (50 tl -- 25 $)...

Diğer seçenek ise ki biz bunu tercih ettik; Baltiyskaya istasyonundan kalkan trenlerle gitmek... Fiyatı daha uygun derken bir baktık ki tren 2 saat sonra kalkacak... Ama neyse ki bir seçenek daha söylediler burada... Hemen tren istasyonunun önünden kalkan otobüslerle de ulaşabiliriz... Tren istasyonunun dışına çıkıp otobüsleri gördük... Biraz sıra vardı ama ayakta bindik biz otobüse... Bu trene göre daha da uygundu :)  Metro 28 ruble + otobüs 40 ruble (Gidiş için 5 tl bile harcamadık)... Bu şekilde yolculuk da 1 saat sürüyor ve hemen saray kapasının önünde iniyorsunuz... Hem Rusların yaşadığı evler hem de çevreyi görmeniz açısından güzel ve uygun bir alternatif... Tercih etmenizi öneririm... İnanın biz Petersburg'da metro, tren, otobüs, troleybüs dahil her ulaşım aracını kullanmış olduk :)

 

(Fotoğraf alıntı)

Bir Bayram Daha Geçti

Geçmiş bayramınız kutlu olsun diyerek başlıyorum yazıma ...

Bu bayram biz yine İzmir'de aile ziyaretindeydik. Hala da İzmir'deyiz tatile devam... 

İlk gün büyük babaanne ziyareti için Aydın'daydık. Ev Aydın'ın Buharkent ilçesinde ve tren istasyonu karşısında... Tren istasyonu yenilenmiş ve ben de bayram şekerlerimiz burada çektim...

St Petersburg'da 2. Gün (Devam)

St. Petersburg'da 2.günümüz yoğun geçmesi sebebiyle iki kısma ayırdım. İlk kısmı için buraya tık tık.

En son "Teatralny Most" tan geçtik ve şimdi "Moyka Nehri" boyunca ilerliyoruz.... "Dvortsovaya Meydanı"na geldik... Saray Meydanı, Rus tarihinde çok önemli bir rol oynamıştır... Devrimden önce askeri törenler düzenlenirmiş... "Kanlı Pazar" katliamında askerler silahsız göstericilere ateş açarak yüzlerce kişiyi yine bu meydanda öldürmüştür... Günümüzde de siyasi gösteriler ve konserler yine bu meydanda yapılır...

 

(Fotoğraf Gökçer'den)

Aras Bebeğimiz...

Bugün doğumuna girdiğim daha sonra da "yenidoğan" fotoğraflarını çektiğim Aras bebekle karşınızdayım... Normal doğum bekleyen kuzenim 41. haftasında gelen sancılarla hastaneye yatar yatmaz ben de hemen yanındaydım... Fakat bebeğimiz kakasını yaptığı için apar topar sezeryana alındı... Aras'ın ablası, yani bizim Aysu'nun kankası Nehir normal doğum ile doğmuş Aras'ı da normal beklerken son anda sezeryan olmak annemizin canını sıksa da hayırlısı böyleymiş diyoruz....

"Hindi Biftek" Tarifi...

BanvitBurada.com'dan aldığım "hindi biftek" ile güzel bir iftar sofrası hazırladım dün akşam. Tarifi daha önce "mutfak sırları"ndan "biftek ızgara" usulü ile hazırladım. Ama bu kez tavada degil fırında patatesler ile beraber pişirdim. Pişirme süresi yaklaşık 30-40 dakika kadardı. Yanına da Tekirdağ'dan ev usulü erişte ile bu aralar favori salatam. 

 

Benim hazırladığım tarife gelince; zeytin yağına kekik, kırmızı biber, kara biber, biberiye ve az tuz koyup karıştırdım... Biftekleri bu karışım ile bulayıp üzerini streç film ile kapatıp yarım saat kadar buzdolabında dinlendirdim... Etler marine olduğu sırada patateslerimi küp küp doğradım aynı karışım ile onları da buladım.... Tepsiye et ve patatesleri koyup 200 derece fırında 30-40 dakika kadar pişirdim.... Bu arada erişte ve salatamı hazırladım...Tam da iftar saatine yetiştirdim....

 

Afiyet olsun....

BanvitBurada.com ile Online Alışveriş

Daha önce, Banvit A.Ş Kurumsal Gelişim ve İletişim Direktörü İlgi Görener ile bir araya gelip tavuk hakkında aklımıza takılan soruların cevabını aldığımızdan bu postumda bahsetmiştim...

 

Bize Banvit'e artık BanvitBurada.com internet sitesinden de rahat bir şekilde ulaşabileceğimizden bahsetmişti... Ben de gelir gelmez hem buzdolabı eksiklerimi tamamlamak hem de bir deneyim olsun diye online alışverişimi yapmıştım... İstediğiniz ürünleri sepete ilave edip, istediğiniz gün ve saatte evinize göndertme imkanınız var... İster kredi kartı ister kapıda ödeme ile :)

 

St. Petersburg 2. Gün

St. Petersburg'da dolu dolu geçireceğimiz ilk gün...

Bir önceki gün geç yatmamız sebebiyle kalkışımızı sabah 10'da yapıyoruz... Kahvaltımızı hazırladık, yaptık derken evden çıkışımız 12 oluyor...

Bize çok yakın olan Aniçkov Köprüsü'nden başlıyoruz... Aniçkov Köprüsü, vahşi atların ve onlarının terbiyecilerinin tasvir edildiği dört dinamik bronz heykelle süslüdür. Heykeller 184'lı yıllarda Pyotr Klodt tarafından tasarlanmıştır....

 (Fotoğraf Gökçer'den)

St Petersburg 1.Gün (yolculuğumuz ve ilk beyaz gece)

Çook vakit kaybetmeden bilgiler taze taze akıldayken gezi notlarımı paylaşmaya başlıyorum...

Benim yıllardır görme hayali kurduğum "Beyaz Geceler"i yaşamak için bu sefer gezi rotamızı St. Petersburg'a çevirdik... E Rusya'ya gitmişken başkenti görmeden de olmaz diyerek 2 günümüzü de Moskova'ya ayırdık...

Peki "Beyaz Geceler" nedir; Şehir kuzey Kutbuna yakınlığı yani coğrafik konumu sebebiyle her yılın iki ayında beyaz geceleri yaşıyor.... Mayıs ayının ortalarından Temmuz ayının ortalarına kadar süren beyaz gecelerde güneş saat 03:00'de doğup gece 24:00'de batıyor... Güneş battıktan sonra da uzun bir süre karanlık olmuyor.... 01:30 ile 02:30 arası hafif karardığı yani alacakaranlık olduğu görülüyor... İşte benim de yaşamak istediğim tam da buydu... Biz sonuna bile yetişmiş olsak, gece 23:30'da güneş batıp  04:00 gibi doğuyordu ama inanın havada zifiri karanlık görünmüyor... Battığı taraf parlament mavisinin açık tonu, güneşin doğacağı yer de turuncu bir haldeydi... Aaahhh aahhhh tam benlik... Ve de Aysu'luk... Aysu hiç sevmiyor güneşin batmasını, bunalıma giriyor...

Neyse biz gelelim gezimize... Gezi bu kez kızların yazlıkta olması sebebiyle Tekirdağ'dan başladı... Keşanlı arkadaşlarımızla gidecektik bizi yazlıktan aldılar yola koyulduk...

Airflot ile gerçekleştirdik uçuşumuzu... Sabah erken başladı yolculuğumuz bu yüzden de uçağa biner binmez acıktık... Ama yemek olarak gelen giden bişey yoktu... Eyvah dedik aç kaldık... Bir baktık ki sadece soğuk içecek servisi başladı... Hadi dedik bari domates suyu alalım yanımızda da az biraz ekmek var... Domates suyuna ekmek bandırır yeriz :))) E biz doyduk derken bir baktık ki yemek servisi başladı.... Zaten uluslar arası ve 4 saat sürecek bir uçuş yemek servisinin olmaması imkansızdı... Ama çok geç olunca öyle düşündük... Sırada yemekler, sonra sıcak içecekler, yine soğuk içecekler derken yol boyunca epey bir şişirdik karnımızı....

 

Aysu 5 Yaşında

Kızımın 5 yaş doğum gününde yanında değildim... Evet biraz burukluk vardı bende ama o çok mutluydu bunu biliyorum... O sevdiği ortamda balonlar arasında doğum günü kutlayacaktı... Bizim olamayacağımızı da biliyordu... Biz doğum gününden bir gün sonra yanında olacaktık... Zaten Aysu'ma herşeyi net ve doğru anlatmamız gerekiyor... O öyle daha iyi anlayıp daha anlayışlı olabiliyor... Mesela senin doğum günün bizim geldiğimiz gün de diyebilirdik, çocuklarda tarih kavramı yok sonuçta... Ben ne zaman dersem onun doğum günü o gün olacaktı... Ama gününde kutlamasını istedim...

 

Anane yine mamalar hazırlamış, site arkadaşlarını davet etmiş, büyük dedesine emanet ettiğim balonları şişirmiş... Tuncer dedesi de süslemiş...

 

Rusya Gezimiz Bittiiii....

1 haftalık gezimiz bitti ve ben iş başı yaptım bile... Hatta öyle böyle değil nöbetle başladım işe... Gezi notlarımı toparlayıp en kısa zamanda ayrıntılı yazmayı planlıyorum... Gerçekten de çok güzel vakit geçirdik... Moskova'daki 11 dereceli bir günü saymazsak hava süperdi... Çook gezdik, çok yorulduk... Harika vakit geçirdik... 

 

Beyaz geceler yıllardır görmek istediğim bir olaydı ve St. Petersburg tabii ki.. Nasıl mutlu ayrıldım anlatamam...

 

En beğendiğim yapılardan biri "Dökülen Kan Kilisesi" ile postumu noktalayıp en kısa zamanda ayrıntılar burada diyorum...

 

 

Haydi Biz Gideriz Rusya'ya.....

 

Eveeet bu da oldu... Daha İspanya turu yazılarını bitirmeden biz yeni bir rota çizdik bile kendimize... Tembel blogger dedikleri bu olsa gerek... Yoksa çok gezen blogger mı desek :))) Tamam söz gelir gelmez önce eski gezileri yazıcam... Neler kalmıştı... Sevilla-Valencia-Malaga-Cebelitarık-Marsilya-Nice-Monaco-Cannes... Tabii hepsine ayrı yazı değil... Çünkü yeri geldi 1 günde 3 şehir gezdik....

Şimdiki rota St. Petersburg'da 4 gün beyaz geceleri yaşamak ve Moskova'da 3 gün.... Dersimizi çalıştık.... Gezilecek noktalar, gidilecek müzeler ayarlandı... Artık hangisine vakit yeterse :)