Çook vakit kaybetmeden bilgiler taze taze akıldayken gezi notlarımı paylaşmaya başlıyorum...
Benim yıllardır görme hayali kurduğum "Beyaz Geceler"i yaşamak için bu sefer gezi rotamızı St. Petersburg'a çevirdik... E Rusya'ya gitmişken başkenti görmeden de olmaz diyerek 2 günümüzü de Moskova'ya ayırdık...
Peki "Beyaz Geceler" nedir; Şehir kuzey Kutbuna yakınlığı yani coğrafik konumu sebebiyle her yılın iki ayında beyaz geceleri yaşıyor.... Mayıs ayının ortalarından Temmuz ayının ortalarına kadar süren beyaz gecelerde güneş saat 03:00'de doğup gece 24:00'de batıyor... Güneş battıktan sonra da uzun bir süre karanlık olmuyor.... 01:30 ile 02:30 arası hafif karardığı yani alacakaranlık olduğu görülüyor... İşte benim de yaşamak istediğim tam da buydu... Biz sonuna bile yetişmiş olsak, gece 23:30'da güneş batıp 04:00 gibi doğuyordu ama inanın havada zifiri karanlık görünmüyor... Battığı taraf parlament mavisinin açık tonu, güneşin doğacağı yer de turuncu bir haldeydi... Aaahhh aahhhh tam benlik... Ve de Aysu'luk... Aysu hiç sevmiyor güneşin batmasını, bunalıma giriyor...
Neyse biz gelelim gezimize... Gezi bu kez kızların yazlıkta olması sebebiyle Tekirdağ'dan başladı... Keşanlı arkadaşlarımızla gidecektik bizi yazlıktan aldılar yola koyulduk...
Airflot ile gerçekleştirdik uçuşumuzu... Sabah erken başladı yolculuğumuz bu yüzden de uçağa biner binmez acıktık... Ama yemek olarak gelen giden bişey yoktu... Eyvah dedik aç kaldık... Bir baktık ki sadece soğuk içecek servisi başladı... Hadi dedik bari domates suyu alalım yanımızda da az biraz ekmek var... Domates suyuna ekmek bandırır yeriz :))) E biz doyduk derken bir baktık ki yemek servisi başladı.... Zaten uluslar arası ve 4 saat sürecek bir uçuş yemek servisinin olmaması imkansızdı... Ama çok geç olunca öyle düşündük... Sırada yemekler, sonra sıcak içecekler, yine soğuk içecekler derken yol boyunca epey bir şişirdik karnımızı....