3 Eylül 2019

Transilvanya

Romanya’nın başkenti Bükreş’ten sonra beni çok heyecanlandıran Transilvanya bölgesindeyiz…İlk durağımız Braşov, Bükreş’ten sonra Romanya'nın en turistik yeri. Arnavut kaldırımı sokakları, masalsı mimarisiyle kendine hayran bırakan bir şehir.




Alman kökenli şövalye topluluğu tarafından 13. yy’da kurulmuş olduğundan ortaçağ esintileri taşımaktadır. Şehir merkezinde (old city center), minik kafeler, restaurantlar ve alışveriş yapabileceğiniz dükkanlar bulunmakta. Dar sokaklarında gezmek kaybolmak çok eğlenceli.




Görülecek yapılardan biri, Black Church. 1383-1480 arasında yapılmış olan bu kilise, bilgilere göre Viyana’dan İstanbul’a kadar olan alanda en büyük gotik kilise imiş. 1689 yılında çıkan yangında cephesi kararmış ve mimarisinden ötürü gotik izler taşıdığından adı Siyah Kilise olarak değişmiş.


Ertesi gün ilk durağımız Drakula’nın kalesi olarak bilinen Bran Kalesi.

Karanlık ve kasvetli bir yer beklerken öyle güzel ve aydınlık bir yerle karşılaştık ki. Ama burayı fırtınalı bir günde uzakta kurtlar ulurken görmek lazım diyorlar.



Peki nereden geliyor bu Dracula efsanesi derseniz... Gerçek mi hayali bir şey mi?

İrlandalı yazar Bram Stoker’ın ölümsüz karakteri Kont Dracula, Transilvanya’da içinden nehirlerin aktığı bir vadide, yüksek bir tepe üzerine tünemiş bir kalede yaşamaktadır. Bran Kalesi, kitaptaki hayali kale ile tıpatıp uyuşmaktadır. Aslında Bram Stoker Romanya’ya da hiç gitmemiştir.


Ayrıca Kont Drakula’nın kendisi de acımasızlığı ve kanlı işkenceleri ile ün salmış Vlad Dracul olarak da bilinen Kazıklı Voyvoda ile de zamanla çok bağdaşmıştır. Dracula’nın, Fatih Sultan Mehmet’in 20bin askerini kazıklara oturtarak öldürüp ona meydan okuyan bir Rumen prens olduğunu biliyor muydunuz? Üstelik Osmanlı saraylarında büyütülen bir prens.

Bran Kalesinden sonra sıra Raşnov Kalesi’ne geldi. Bu kaleye ulaşmak o kadar da kolay değildi. Yürüyerek de gideblirsiniz ama epey bir dağa tırmanır gibi yol kat etmek gerek. Ya da ring atan araçlar var. Biz onunla gitmeyi tercih ettik. Yer yer çökmüş duvarlar olsa da genel olarak iyi korunmuş bir şato. Şato duvarları içinde kalan eski binaların çoğu turistik eşya veya elişi satan dükkanlara çevrilmişti. Çok da güzel bir manzarası var…


Bu arada mevsimden dolayı her yerde orman meyveleri satıcıları vardı. Ahududu, yaban mersini, dağ çileği hem de uygun fiyatlıydı.


Sırada masalsı bir başka şehir Sibiu; Transilvanya’da Alman Saksonları tarafından kurulmuştur. 1940’lara kadar nüfusun büyük çoğunluğu Almanmış. Kültür ve sanatın Romanya’daki en büyük kalesi deniliyor. 2007’de de Lüksemburg ile beraber Avrupa Kültür Başkenti seçilmiş. Forbes Dergisi tarafından Avrupa’nın en huzurlu 8. kenti seçilmiş. Sibiu’nun bir diğer özelliği de Romanya’daki il hastane, eczane, okul ve kütüphanenin burada açılmış olması.

Sibiu’ya günübirlik gezi yaptığımız için ana hatları ile gezdik. Her tarihi şehirde olduğu gibi buranın  eski şehir kısmı var. Piata Mare, eski şehrin ana meydanı biz burada önce dondurmamızı yedik ve gezmeye başladık… Sonrasında sağlı sollu kafelerin olduğu Nicholae Balcescu caddesinden devam ettik. Yorgunluğumuzu kahve molası ile giderdik ve dönüş yoluna geçtik…




Ertesi gün artık dönüş yoluna geçme zamanıydı. Otelden ayrıldık ama Transilvanya bölgesinde gezilmedik şato, kale bırakmamak için durağımız Sinaia: Prahova eyaletine bağlı Romanya Krallığı'nın eski başkenti. Kış turizminde Avrupa'da öncü şehirlerden biri. Peleş ve Pelişor kaleleri ile Sinaia Manastırı görülmeye değer yapılar...




Peleş Kalesi; 1. Karl bu bölgeyi görür görmez hayran kalıp kısa zamanda Peleş Kalesini inşaa ettiriyor. Burayı yazlık köşkleri olarak kullanıyorlar...


Arabamızı park edip 800 metre yürüdükten sonra karşımıza çıkan kale ise beni de adeta büyüledi.


Hızlı hızlı adımlarla kaleye yürürken artık alışa geldiğimiz #berry satan kişilerden bu kez de dağ çileği satın alıp yiyerek kalenin bahçesine geldik.


Bahçenin manzarası olabildiğince yeşil yemyeşil. Kale kadar manzara da şahane yani... Pelişör Kalesi ise Peleş'e 100 metre kadar uzakta konuk evi olarak inşaa edilmiş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...