16 Eylül 2019

Kapadokya Ekim 2018 (2.-3. Gün)

Kapadokya'da ikinci günümüz sabah 5:30 gibi uyandık. Kalktığımızda her yer karanlık hiç ses yok. Herhalde balon felan kalkmıyor deyip neredeyse uyumaya devam edecektk. Otelin terasından baktığımızda arabaların gittiği yönde motor seslerinin olduğunu fark ettik. Bindik buz tutmuş arabamıza, diğer araçları takip ederek bizi doğru noktaya götürdü. İşte burada balonlar şişiriliyor. Balon ile gezecekler heyecanla bekliyordu :)



Balonlar tek tek havalanmaya başlayınca muhteşem bir görsel şölen de başladı :)





Sırada Göreme Açık Hava Müzesi var. Müze kaya içine oyulmuş manastırlar, kiliseler, şapeller, yemekhaneler, mutfaklar ve yaşam alanlarından oluşmaktadır. Bu bölge Hristiyanlık tarihinde önemli bir kişi olan Kayseri Piskoposu Aziz Basil tarafından 4. yüzyılda dini eğitim ve düşünce merkezi olarak kurdurulmuş.


Sırada yeraltı şehirleri  var. Derinkuyu ve Kaymaklı yeraltı şehirleri.. Kapadokya'ya özgü en ilginç kültürel zenginliklerinden biridir. Kapadokya bölgesinde tüm köylerin ve kasabaların altında oyulmuş yerleşim alanları olduğu düşünülürse, tahminden fazla yeraltı şehri bulunuyor.
Biz ilk olarak Derinkuyu yeraltı şehrini gezdik. Burayı daha önceki gelişlerimde de gezmiştim. En derin ve en geniş yeraltı şehirlerinden biridir. 1963 yılında keşfedilmiş. açık olan 8 katı 50 metreye kadar inmektedir. Gerçek derinliği daha çok olduğu düşünülüyor. Katlar arası yer yer basamaklı, dar koridorlarla birbirine bağlanmıştır. 

Sonra Kaymaklı yeraltı şehrine geçtik. Kapadokya bölgesinin en büyük bir diğer yeraltı şehridir. Derinkuyu'nun yarısı kadar büyüklüktedir. Asıl derinliği 8 kata kadar inse de 4 katı ziyarete açıktır. Bana gezilmesi daha rahat gibi geldi.



Yeraltı şehirlerinden sonra Uçhisar kalesine geçtik. Gün batımı zamanıydı. Uçhisar Kapadokya'nın zirve noktasıdır. Kapadokya'nın her yerinden görülen en büyük ve en güzel peri bacasıdır.




Ve akşamı yine çanak çömlek yaparak Avanos'ta bitirdik. ...


Son gün yine balonların havalanma anını izlemek için erkenden kalktık. Sonrasında da Zelve Açık hava müzesini panoramik gezdik. Sonra da gün batımı izlemek için bir diğer güzel nokta olan "Rose Valley"e geçtik. Biz sabah saatlerinde gidince ne kadar sakindi :) Bir sonraki gelişimde buradan da gün batımını izlemek için notumu aldım.



Dönüş yolunda Güray Müze'ye de uğrayıp gezdik... Birbirinden güzel eserler vardı :) En çok da neon eserler ilgimizi çekti...





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...