21 Temmuz 2014

St. Petersburg 2. Gün

St. Petersburg'da dolu dolu geçireceğimiz ilk gün...

Bir önceki gün geç yatmamız sebebiyle kalkışımızı sabah 10'da yapıyoruz... Kahvaltımızı hazırladık, yaptık derken evden çıkışımız 12 oluyor...

Bize çok yakın olan Aniçkov Köprüsü'nden başlıyoruz... Aniçkov Köprüsü, vahşi atların ve onlarının terbiyecilerinin tasvir edildiği dört dinamik bronz heykelle süslüdür. Heykeller 184'lı yıllarda Pyotr Klodt tarafından tasarlanmıştır....

 (Fotoğraf Gökçer'den)

Nevsky Prospekt boyunca ilerliyoruz...


Aniçkov Sarayı var... Hemen sağımızda kalan yapı... Çariçe Yelizaveta'nın sevgilisi Aleksey Razumovski'ye hediyesi olarak inşa edilmiştir. Daha sonra varislerin kışlık sarayı olarak kullanılmaya başlanmıştır...

 (Fotoğraf Gökçer'den)

Ostrovski Meydanında "Büyük Yekaterina Heykeli" görülebilir...

 
Hemen buranın karşısında "Yeliseyev" var... Gavriyil Baranovski tarafından 1901-1903'te inşa edilen, Style-Modern üslubu bir binadır... Etkileyici yapıi devasa vitraylı pencereler, bronz süslemeler ve kahramanlık temalı heykeller dikkat çeker... Bugün binanın ikinci katında Akimov Komedi Sahnesi bulunur, zemin katta ise çeşitli gıda ürünlerinin satıldığı bir şarküteridir...

 (Fotoğraf Gökçer'den)

Biraz daha ilerleyince "Gostini Dvor" çıkıyor karşımıza... "Nevsky Prospekt" metro istasyonu da buranın içindedir... "Gostini Dvor" , 18. yüzyıldan beri Petersburg'un ana pazarıdır. Burada giyimden kozmetiğe, hediyelik eşyalardan çikolataya kadar hemen her şeyin bulunduğu 300'den fazla mağaza vardır... Buranın orijinal ahşap yapısı 1736 yılında çıkan bir yangında yerle bir olmuş... Tekrar inşaatı 1761 yılında başlayıp 1785 yılına kadar devam etmiştir...  Dünya savaşındaki Leningrad kuşatması sırasında büyük hasar görmesi üzerine yeniden inşa edilen pazaryeri bugünkü halini almış ve daha çok modern bir alış veriş merkezi haline gelmiş...

 
"Gostini Dvor"u geçip, Dumskaya Sokaktan ilerleyip "Banka Köprüsü"ne geliyoruz... (Bankovski Most).  "Aslanlı Köprü" ile aynı zamanda ve aynı ekip tarafından inşa edilen bu köprü, dört dökme demir grifon figürüyle süslüdür.  Adını hemen önündeki eski banka binasından alır... Günümüzde finans ve ekonomi üniversitesine aittir...

 (Fotoğraf Gökçer'den)

 
Köprüden karşıya geçiyoruz...

 
Rotamız "Kazan Katedrali"...
 
 (Fotoğraf Gökçer'den) 
 
 
İçeride dua edenler vardı...

 
 (Fotoğraf Gökçer'den)

 (Fotoğraf Gökçer'den)

Petersburg'un en gösterişli kiliselerinden biridir... Çar 1. Pavel tarafından sipariş edilmiş ve yapının tamamlanması on yılı bulmuştur (1801-1811) Katedral, adını, mucizeler getiren Kazan Madonnası ikonundan almıştır; söz konusu ikon da artık bu katedraldedir... İç mekanının dekorasyonu oldukça alçakgönüllüdür. En etkileyici özellikleri 80 metrelik kubbesi ve pembe Fin granitinden yapılma devasa sütunlarıdır... Sütunların başlıkları ve kaideleri bronzdan yapılmadır... Önündeki Kazanskaya Ploşçad'da Mareşal Mihail Kutuzov ve yoldaşı Mihail Barclay de Tolly'nin heykelleri bulunur...



 
Tam Kazan Katedrali'nin karşısında Singer'in binası var... 1902-1902 yılları arasında Pavel Syuzor tarafından Singer dikiş makinesi şirketi için inşa edilmiştir. Yapı konik kulesindeki cam küreyle dikkat çeker.. Günümüzde alt kat kitab evi ve kırtasiye, üst kat ise kafe olarak işletiliyor... Kazan katedraline karşı kahve yudumlamak isterseniz mutlaka ziyaret edin...



Şimdiki rotamız "Dökülen Kan Kilisesi"... İlk gecemizde de gece fotoğrafları çektiğimiz yerin şimdi gündüz gözüyle görme zamanı...

 (Fotoğraf Gökçer'den)

Aynı zamanda "Yeniden Diriliş Kilisesi" olarak da bilinen "Dökülen Kan Kilisesi", Çar 2. Aleksandrın 1 mart 1881 tarihinde suikasta kurban gittiği noktada inşa edilmiştir... Kilise tam bir renk cümbüşüdür... İnşasında pek çok farklı malzeme bir arada kullanılmıştır... Kubbelerin 1000 metre karelik alanı mine ile kaplanmıştır... Ön cephe seramik fayanslarla süslenmiştir... Pencerelerin yan tarafında süslü Estonya mermerlerinden sütunlar vardır...
 
 
Teotralny Most üzerinden geçiyoruz... Bu köprü "Dökülen Kan Kilisesi"nin altında nehir kenarında güzel bir perspektif verir... Kiliseyi ve Mihailovsky Bahçelerini görebilirsiniz... Ayrıca gelin damatlar gelip buraya aşklarını kilitlemek adına kilit takarlar...
 
 (Fotoğraf Gökçer'den)
 
Bundan sonra gezimiz, Dvorskaya Meydanı, tekne gezimiz, Aziz İsaak Katedrali ile devam ediyor... Ama onlar bir başka yazıya kalsın...
 
Herkese iyi haftalar olsun...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder